abdülhamid yalnızlığı ne demek?

Abdülhamid'in yalnızlığı, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde hüküm süren Sultan II. Abdülhamid'in saltanatının özellikle ikinci yarısında yaşadığı bir durumdur.

Abdülhamid'in yalnızlık durumu, iktidarını elinde tutmak için merkeziyetçi bir yönetim anlayışını benimsemesinden kaynaklanmaktadır. Kendisini koruma amacıyla sadrazamları, önemli devlet görevlilerini ve hatta aile üyelerini dahi yakın hissetmediği için sürekli değiştirmiştir. Bu nedenle sarayda birçok görevli bulunmasına rağmen, Abdülhamid yalnız bir lider olarak tanınmıştır.

Abdülhamid'in yalnızlık duygusu büyük ölçüde İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin (Jön Türklerin) etkin hale gelmesi ve hükümete açıkça muhalefet etmesiyle artmıştır. Jön Türkler, Abdülhamid'in yönetimine eleştiriler yöneltmiş ve daha demokratik bir yönetim talep etmişlerdir. Bu durum, Abdülhamid'in etrafında bir güvensizlik ortamı oluşmasına ve merkeziyetçi yönetim anlayışının sorgulanmasına neden olmuştur.

Ayrıca Abdülhamid'in yalnızlık durumu, İngiliz İstihbaratı ile yapılan mücadeleler ve saray içerisindeki casusluk faaliyetlerinin artmasıyla da ilişkili olmuştur. İngilizler, Osmanlı İmparatorluğu'nu etkileme ve parçalama amacıyla çeşitli komplolar düzenlemiş ve Abdülhamid'e karşı içeride ve dışarıda hoşnutsuzluk yaymak için çalışmışlardır. Bu da Abdülhamid'i daha da yalnızlaştırmış ve güvensizlik duygusunu derinleştirmiştir.

Sonuç olarak, II. Abdülhamid dönemi Osmanlı İmparatorluğu'nun siyasi ve sosyal açıdan zorlu bir dönemidir. Abdülhamid'in yalnızlığı, merkeziyetçi yönetim anlayışı, Jön Türklerin eleştirileri ve İngiliz etkileri gibi faktörlerden kaynaklanmaktadır. Bu yalnızlık duygusu, Abdülhamid'in hükümet politikalarını belirlemesinde ve Osmanlı İmparatorluğu'ndaki otoritesini sürdürmesinde etkili olmuştur.